bumerang

Bumerang - Yazarkafe

11 Eylül 2012 Salı

Normal doğum yapmak

Hiç doğum hikayemi paylaşmadığımı gördüm ve bu güzel anıyı herkesin göreceği bir yerde paylaşmak istedim. İstedim çünkü normal doğumdan korkan anne adaylarına belki küçük de olsa cesaretli olmak konusunda bir katkım olur.

Öncelikle Normal doğum ya da sezaryen fark etmez, önemli olan bebeklerimizin dünyaya nasıl sağlıklı bir şekilde geleceği. Bu nedenle ille de normal doğurun baskısını yapan her tür kişiye karşıyım. Hatta anne eğer gerçekten çok korkuyorsa ya da bu tür ağrılı, sancılı vs. durumlara gelemiyorsa onun için en sağlıklı durum sezaryen doğum bile olabilir. Bir anne adayı koşullarını ve kendini en iyi bilen, tanıyan kişidir. Bu açıdan ben sadece kendi doğum hikayemi paylaşacağım. Kimseye birşey empoze etmek değil amacım, haşa :))

Nedense, sanırım çocukluğumdan beri duyduğum konuşmalardan ve yorumlardan, normal doğum dışında bir seçenek bana tam anne olamayacakmışım gibi hissettiriyordu. Hatta sezaryen doğum yapan anneler bana yarım anne gibi geliyordu :) Şimdi düşündüğümde bu algının ne kadar çarpık ve gülünesi olduğunu düşünüyorum. Anne sütü vermek ile ilgili de yarım annelik düşüncesi içindeydim ve şu anda bizzat mama veren bir anne olarak bu durumun hiç de dışarıdan göründüğü gibi olmadığını anladım. Yorum yaparken ya da bir durumu algılarken insanın eline, diline, gözüne ve düşüncesine ciddi olarak hakim olması gerekiyor. Allah hepimizi "doğru düşünen ve algılayan" kullarından eylesin inşallah...

Normal doğumun en güzel yanı ve belki neden bu kadar özel olduğunun yanıtı, bebeğinizle organize halde bir takım olarak sonucu olan ilk eyleminizi gerçekleştirmeniz. Normal doğum, anne ve bebeğin birlikte gerçekleştirdiği bir takım işi bence. Yani ben biraz bu durumu böyle algılıyorum. Tabii ki bu takımın tamamlayıcı üyeleri işlerini çok iyi bilen doktor, hemşire ve ebe gibi uzmanlar. Onlar olmazsa sonuç da başarılı olmaz. Ancak işi esas gerçekleştirenler anne ve bebek. Anne, bebeğine daha önce öğrendiği ve çalıştığı nefes teknikleri ile yardımcı olurken bebek de annesinin verdiği direktiflerle dışarı doğru çıkma hareketi gerçekleştiriyor. Bu takım işi değil de nedir siz söyleyin bana :) En en en temelde sırf bu yüzden normal doğum yapmak istemiştim ve Allah bana o güzel duyguyu üçüncü kez ama bu sefer mutlu bir sonla yaşattı. Allah her kadına bu duyguyu yaşamayı nasip etsin inşallah.

Kolay bir doğum şekli olmadığını söylemeliyim. Elbette ağrılı bir yanı var ancak ağrı denilen şey oldukça bireysel olduğundan tamamen kişinin acıya dayanıklılığı ile ilgili. Ben biraz acı eşiği yüksek bir kişi olarak ve tabii ki bu doğumun üçüncü doğum olması sebebiyle rahat bir doğum gerçekleştirdim. Ameliyathaneye güle oynaya gittim diyebiliriz. Epidural normal doğum yaptım. Açıkçası epidural daha çok odaya çıktığımda ağrı kesici niyetiyle etkili oldu :) Yani aslında tüm ağrıyı ve dikiş seromonisini hissettim diyebiliriz. Ancak öyle bir atmosfer oluyor ki, bebeğinizin dünyaya sağlıklı bir şekilde gelmiş olmasının verdiği huzur ile pek bir acı duymuyorsunuz. Hatta masada düşündüğünüz tek şey dikiş faslının hemen bitivermesi ve bebeğinize kavuşma hayali oluyor.

Sözün özü, normal doğum yapmak doğumun her evresini bebeğinizle birlikte yaşamanızı ve doğum sürecinin nasıl noktalandığını görmenizi sağlıyor. Bebeğinizi kucağınıza hemen almanızı ve o bağı ilk saniyelerde atmanızı sağlıyor ve her şeyden önemlisi, tüm bir hayatınız boyunca hatırlayacağınız en güzel anıyı zihninize kazıyor. Şayet ağrı duymak, ki Allah gerçekten sabrını veriyor ve ertesi gün çektiğiniz ağrıyı hatırlamıyorsunuz bile, sizin için çok da problem değilse iyi bir tıbbi ekip bularak normal doğum yoluna gitmenizi öneririm ve herkese normal sezaryen fark etmez, sağlıklı doğumlar dilerim.

Matruşka bebekler gibi miyiz?

Merhabalar Efendim, Önce başlıkta adı geçen Matruşka ne demekmiş ona bir bakalım: " Rus yapımı bir oyuncak bebek türüdür. Ahşap el y...